Sınırları birkez yıktıktan sonra artık çocuklarla ilişkilerimizi tekrar yapılandırmaya sıra gelir. Doğanın kanunları ve kuralları vardır. Doğa ile yarışılmaz. Onu geçmeniz mümkün değildir. Ezmenizde. Tek seçeneğiniz var. Onunla uyum içinde dost olmak. Onu dinlemek, duymak, duyabilmek. Eğlence burada başlar. Ben muhteşem bir hediyenin tam ortasında duran bir çocuğum ve doğa benim dostum..
Biz bir aileyiz. Kamp alanımızı seçtiğimiz andan itibaren evimizi kurar, çevremizi düzenleriz. Tüm bu işlerde çocuklarımız hep en başta çalışırlar ve çok isteklilerdir. Çocuklar bir şeyi yaparken ya da yapmazken çevreleri ile sürekli alışveriş halindedirler. Gözlerler ve gözetlerler. Bunlar kendi zamanlarında gelişmelerinin göstergesidir. Kimi yaparak, kimi gözleyerek öğrenir. Bu sebeple bizim görevimiz yetişkinlerinin bir sebepten bu sürece müdahale etmesini engellemektir. Çocuklarımızın tamamı bu sayede gelişecek fırsatlar bulabilir. Yarışmaz, yarıştırılmazlar.
Bir çocuğun hayata bakışı anne ve babasının uzantısıdır. Bu sebeple çocuk ile yapılan tüm çalışmalarda aileleride bu işin içine katmak bizim işimizdir. Ebevenynleri bu esnekliğe ulaştırmak için kaldığımız durumlar raslantısal değildir. Ebevenynler bir birlik olarak durumla başetmeye çalışırken aslında çocuğuna çözüm yolunda olmayı, empatiyi, yardımlaşmayı, paylaşmayı, el becerisini geliştirmeyi öğretir. Bu sebeple bizim için aile bir bütündür. Onların da etkinliklerimizde bir sürü görevleri ve sorumlulukları vardır. Kamp birliğimiz için çalışırız hepimiz.
Bir ağaç kabuğunda makarna yemenin bir çok faydası vardır. Özgün ve yaratıcı bir çözümdür. Temizlik ve hijyen algılarımızı değiştirir. Akla gelmeyen olduğundan ufuk açıcıdır. Eğlencelidir, makarna tanelerini bildiğiniz yöntemlerle yakalayamazsınız. Birde sandalyeye yandan oturdunmu. İşte kampcı dediğin böyle olur. Bırakın sıradan işleri. Bilinmeyen akla gelmeyen olun. Çocuklar ancak bu şekilde geleceklerine hazırlanabilir...
Çocukları oyalamak amacında kamplarla, çocukların mental gelişimlerine odaklanan kamplar arasında büyük fark vardır. Birisi çocuğu edilgen ve maruz kalan konumunda tutarken diğerinde çocuğa bir sürü deney alanında kendini geliştirme imkanı tanınır. Çocuk gözlemlemeye ve tehlikeleri sezmeye başlar. Önlemleri üretmeye başlar. Her deneme de başarı yüzdesini arttırır. Bu deneyimleme sürecinde rehberleriniz her çocuğun kapasitesi oranında cesaret yükseltici önlemler alabilen süreci sağlıklı yürütebilen olmalıdır.
Permakamp ekolojik çocuk kamplarında gıda hakkında bilgilenirsiniz. Geri bildirimlerde çocukların bu kamplarda öğrendiklerini evlerinde devam ettirmek için çok istekli olduğunu gösteriyor. Biz kampcılarımızın kalıcı olarak bir doğa sever olabilmesi, gıda farkındalığının artması için çok çalışıyoruz. Kamplarımızda şeker, paketli gıda, mashmellow kesinlikle olamıyor..
"Kamplarımızda Çocuklar yarışmaz, yarıştırılmaz, geçmez, geçilmez. Bir ekibin bireyleridirler. Her çocuğun kendi keşifleri ve deneyimleri için fırsatlar yaratılır. Her çocuk bunu kendi ihtiyacında karşılar, değerlendirir. Gereken kadarını alır, gerekmeyeni ya da fazla olanı bırakır. Buna kendisi karar verir. Bu tasarım, çocukların tamamının bir yöne doğru adım atması gibi bir yetişkin saplantısının tatmini yerine, her çocuğun istediği yöne doğru bir adım attığı bir sonuca yol açar ki tam istediğimiz de budur..."
"Çocuğum : Sen sen ol toplumun artık sıradanlıktan oluşturduğu her biçimden uzak dur. Sana bir şey öğretmeyen eğitimlerden, internette tasarlanmış gezilerden uzak dur. Her yaptığın şey sende ya da çevrende bir şeyi değiştirsin. Algılarını açsın. Tecrübelendirsin. Arttırsın seni. Empatinin, paylaşmanın en kalıcı hali yaşayarak öğrenilir. Unutma..."
Permakamp kampımızda bu hafta artık yağış beklemiyoruz. Fakat tabii bu bibim için kötü. Çünkü hidrofor sistemimiz arızalandı ve ip gibi bir su ile idare ediyoruz. Normal kullanımda depomuz olduğundan sorun yaşamıyoruz ama damla sulama için bu yetersiz.
Katılımcılarımız gelmeye başladı. Özellikle Permakamp kurallarını bilerek geliyorlar. Bu bizim işimizi rahatlatıyor.
Tam içinde yaşarken, hayatınızın bir hikaye olduğunu fark etmeniz, onu hakkıylar yaşamanıza yardımcı olur diye Ursula K. Leguin yazıdıktan ve ben bunu 6 ay önce okuduktan sonra hayatımı bir hikaye olarak görmeye başladım ve geçen hafta üç kişilik ailem ile mutlaka kayıtlara geçirilmesi gereken bir bölümünü yaşadım. Uzun süredir oğlumla gitmeye niyetlendiğim kampa gittim.
Ertelediğim onlarca – evet abartmıyorum bir gün yaparım dediğim irili ufaklı şeylerin sayısı onun katlarını bulalı çok oldu - şeyden biri olmak üzere iken bir şeyler iç ses mi yoksa ön sezimi bilemiyorum her ne ise toparlan git dedi . Hikayemizin ilk kısmı böyle başladı ve aslında her hikaye gibi alınması gereken bir kararla.