Bozcaada Çocuk Kampı 2 - 30 Ağustos - 5 Eylül 2015

İkinci kampın katılımcılarını dört gözle bekliyoruz. Çünkü muhteşem bir kamp geçirdik ve tekrar etmek istiyoruz. Önceki kampın seramikleri pişti. Bir taraftan onların sahiplerine ulaşması için nasıl bir yöntem bulabiliriz üzerinde kafa yoruyoruz. Bir yandan bu süreyi kısaltıp neler yapabiliri ona bakacağız.

Bu kampın Bağ bozumu klasik bir bağa rastladı. Çünkü üzümlerdeki şekerlenme oranının yeterli olması durumunda bağ bozuluyor. Böyle olunca aslında hangi bağa gideyim diye seçim yapamıyorsunuz. Hangi ölçüm sınıra geldiyse o bağa gidiliyor. Bu seferki bağ adanın öteki ucunda gitmekle bitmedi yol. Fakat yolda bir sürü iş yaptık. İncir topladık.

Bu bağ klasik yöntemle ekilmiş ve ara ara başka türlerle de tozlanma sağlanmış. Yani toplayacağımız üzüm ne ise hem içinde o kökü bulmak gerekti, hemde kökün üzerini kaplamış yapraklardan üzümü bulmak için aramak faklı bir işçilik olarak karşımıza çıktı. Aynı zamanda arı kovanı varmı diye de kontrol etmek gerekti.

Otların boyu yüksek olunca da kısa şortlarımız biraz bize sıkıntı verdi.

Bu kampta da çocukları Parktan ve seramik atölyesinden çıkarmak zor oldu. Gönüllerince üretim yaptılar. Tezgah satışları da iyi gitti.

Tüm bunları deneyimlemek çocuklarda enteresan bağların oluşumuna sebep oluyor. Torna en sevilen alet oldu diyebilirim. Tornayı hatta bahçeye çıkarıp çalışmak zorunda kaldık.

Hava önceki haftaya göre tamamen esintisizdi. Sivrisinekler bu sebeple bizleri yordu biraz. Çadıların içinde gökyüzünü seyrederek uyuduk.

Seneye görüşmek üzere

Eylül 2015
Alpay Oğuş

 

Yorum Ekle