Ama çadırlarımız kurulu olduğu için dert etmiyorduk. Şimşekler çakıyor, siyah bulutlar tepemizden bir o tarafa bir bu tarafa yolculuk yapıyor, bu arada birazda bizi serinletiyordu.
Değişik yollardaki keşfimizi tamamladık. Bizi saçma sapan yollarda gören yaylacılar sürekli olarak patikaların yerini tarif ettiler. Herkesin yürüdüğü yollardan yürürsen, herkesin gördüğünü görürsün.
Kampa döndüğümüzde hemen ateşimizi yaktık. Ama yetecek kadar odun bulamadık. Böyle olunca biraz orman içinden destek aldık.
Çcoukların ne zaman uyuduğunu ben farketmedim bile. Bu sefer herhalde çocuk yaşları küçük olduğundan karanlıkta hiçbir çocuk kalmamıştı.
Gece 24:00 te hafiften başlayan yağmur ile çadırlara çekildik. Yaklaşık 2 saat yağmur yağdı çadırların üzerine.
Yağmurun sesi eşliğinde uyuduk. Sabah yağışsız bir havaya uyandık. 2 saat içinde artık sıcak kavurucu düzeydeydi.
Ertesi gün yürüyüşümüzü farklı bir yöne yaptık. Erinin aşırı israrları sonucu bir futbol maçı arası verdik. Haftasonu yaylada bir offroad yarışmasına rastlamıştık. Onu da biraz seyredip kamp alanına toparlanmaya döndük. Bir masal daha burada bitmişti.
Katılımcı herkese özellikle çocuklarının deneyimlemesine kirlenmesinden daha çok önem veren anne babalara sabırları için teşekkürler.
Alpay Oğuş
{phocagallery view=category|categoryid=56|limitstart=0|limitcount=0}