Buluşma noktamız Akyazı'nın çıkışındaki Kuzuluk Mevkii, sonrasında Beldibi köyünden geçerek yaylaya varmayı planlıyoruz. Konvoyumuz 8-9 araç, herkes zamanında buluşma noktasında ve vakit kaybetmeden yola koyuluyoruz. Planladığımız gibi saat 10:30 civarı göl kenarındaki kamp alanımıza varıyoruz. Eşsiz güzellikteki manzaraya karşı çadırlarımızı kuruyoruz. Bu sırada kampın ortasından belli belirsiz geçen patikanın aslında hayvan sürülerinin geçtiği bir yol olduğunu farketmemiz uzun sürmüyor :) Sürüler kampın içinden geçerek otlağa doğru gidiyorlar, çocukların hayvanlara ilgisi ve sevgisi görülmeye değer. Öğle atıştırmasının ardından yürüyüş hazırlıkları yapılıyor ve yola koyuluyoruz. Önce yayla evlerinin arasından geçerek gölün karşı tarafına kendimizi atıyoruz, orman yolunu takip ederek bir iki tepe geçiyoruz. Yol üzerinde su kaynakları mevcut, mataralarımızı doldurarak yayla suyunu kana kana içiyoruz. Yaklaşık 8 km'lik yürüyüşü keyifli bir şekilde tamamlayarak kamp alanına ulaşıyoruz. Çocuklar her zamanki gibi yeni oyunlar peşindeler, arkamızdaki tepelere tırmanarak ellerde telsizlerle bir o yana bir bu yana koşturuyorlar. Güneş gözden kaybolunca sıcaklık hızla düşüyor. Gölün üstü sis ile kaplanıyor ve mistik bir görüntü ortaya çıkıyor. Ateş başı sohbetimiz ve masallarla vakit akıp gidiyor yine...Herkes bir bir çadırlarına çekiliyor. Sabaha bomba gibi bir havaya uyanıyoruz, gece oldukça güzel geçti..Herkesin düşündüğü ortak soru "acaba tatil dönüş trafiği başladı mı?" Bu yüzden kahvaltının ardından toparlanmaya başlıyoruz, obamızı yine otlağa giden misafirlerimiz ziyaret ediyor. İçlerinden birisi bizimle kamp yapmaya kararlı :)) Bir iki fotoğraf aldıktan sonra kendisini arkadaşlarının yanına gönderiyoruz. Bu kampı da keyifli şekilde bitiriyoruz, kafamızda yeni planlar, yeni rotalar... Tekrar görüşmek dileğiyle, Volkan Üstün